CUMALIKIZIK GÖLYAZI TRİLYE
Türkiye
- 250 TL Kişi Başı Fiyat
- REZERVASYON YAP
HEM DOĞA & HEM HUZUR...
GÜNÜBİRLİK CUMALIKIZIK & GÖLYAZI & TİRİLYE
Reve Tour'la çıkacağımız bu gezimizde, güne doğayla baş başa ve PAPULİ KÖY EVİ'nde harika bir kahvaltı ile başlıyoruz.
Uzman Ekibimiz Tarafından Hazırlanan Gezi Rotamız
Sabah erken saatte yola çıkışımızla birlikte, ilk olarak çok beğeneceğinizi tahmin ettiğimiz bir köy evine götürüyoruz sizleri. Adı geçen yer, şehrin karmaşasından uzak, Karamürsel’in Çamçukur mevkiindeki Papuli Köyevi. Burada tamamiyle köy ürünlerinden oluşan, organik besinler eşliğinde köy kahvaltımızı keyifle yaparak güne başlıyoruz. Papuli Serpme Köy Kahvaltımız, 3 çeşit peynir, 2 çeşit zeytin, 3 çeşit ev yapımı reçel, söğüş tabağı, acıka, kaymak, tereyağ, bal, sucuklu yumurta, minci (tereyağında eritme peynir), Pazılı pastırmalı pide, hamur kızartma, 3 çeşit ev yapımı ekmek, ev yapımı limonata, Tatlı tahin, Lor peyniri reçelli ve sınırsız çaydan oluşuyor. Keyfimiz bununla da sınırlı değil, bu enfes kahvaltıyı yaparken, aynı zamanda çok değerli bir yerel müzisyen de akordeonuyla bizlere müzik ziyafeti sunuyor.
Ve keyif dolu kahvaltımızın ardından rotamızı yaklaşık 1.5-2 saat mesafedeki Cumalıkızık’a çeviriyoruz. Uludağ'ın kuzeyindeki dik etekler ile vadiler arasında kalan "KIZIK" köylerinden birisi olan Cumalkızık'ta Osmanlı döneminden kalma 270 ev bulunuyor. Köylü teyzelerin her köşe başında sattıkları yöresel ürünlerden alıp, onlarla hoş sohbetler edip, hatıra fotoğrafları çektiriyoruz.
Cumalıkızık’ta geçireceğimiz renkli dakikaların ardından öğle saatlerine doğru, 1 saat mesafedeki Tirilye’ye (Zeytinbağı) bizleri bekliyor. Deniz Ürünleri Restaurantları ile ünlü Tirilye’de öğle yemeği için vereceğimiz serbest zamanın ardından, ülkemizin en iyi sofralık zeytinlerinden birisi olan Tirilye Zeytini alışverişlerimizi de yapıp, Fatih Camii, Kemerli Kilise, Taş Mektep gibi eserlerini de rehberimizin anlatımları eşliğinde gezip görüyoruz.
Ve sonrasında rotamızı bu kez bir başka görülesi köşe Gölyazı’ya çeviriyoruz. Uluabat Gölü'nün kıyısına kurulmuş olan Gölyazı köyü ülkemizin huzur veren köşelerinden. Köyde çekeceğimiz hatıra fotoğraflarımızın yanı sıra, köyün 450 yıllık çınarın altında çaylarımızı, kahvelerimizi içip, Arnavut kaldırımlı sokaklarında, asırlık kent duvarları arasında serbest zamanımızda vakit geçiriyoruz.
Ve sonrasında artık gezimizin artık sonuna geliyor ve İstanbul'a dönüş yoluna başlıyoruz. Tahmini olarak saat 21:00 gibi İstanbul'da olmayı planlıyoruz.